Neden Kitap Yazmadım
Neden Kitap Yazmadım |
Kıymetli okurlar, uzun zamandır
bazı şeyler kafama takılıyor ama şunu en başta söylemeliyim ki, benim kafama
takılan şeylerin sizin de kafanıza takılmasına gerek yok. Bahsettiğim şeyler sizin
kafanıza takılmıyor diye bunu da kendi kafama takacak değilim. En sonunda
‘’Kafaya Takmama Sanatını öğrendim. Her ne kadar ciddi takıntılarım olmasa da önemsiz takıntılarımdan bazılarını sizlerle paylaşmak istiyorum.
Tanıdıklarım kitabımın olup
olmadığını soruyorlar. Şuna inanın ki, bende kitap yazacak bilgi, beceri,
kapasite fazlasıyla var. O halde neden kitap yazmadım? İşte bu yazıda bunun sebebini aktarmaya
çalışacağım:
Kıymet okurlarım, düşündüm de kitap yazma işi bana çok mantıklı gelmedi. Bunu söylerken kitap yazılmasın gibi bir şey söylemiyorum. Kitap yazan tüm yazarlarımıza da emeklerinden dolayı teşekkür ediyorum.
Fakat gelgelelim, ben yıllar boyu okuyup, öğrenip,
hayat tecrübesi yaşayıp çileler çekeceğim. Kırk yıllık tecrübemi kitaba aktaracağım.
Ondan sonra da elini sıcaktan soğuğa vurmayan bir miskin gelip benim kitabımı dakikalar içinde okuyup, bütün birikimlerimi bir günde sahiplenecek. Böyle bir şey olabilir mi? Sizce bu mantıklı mı? İşte bu sebeple
kitap yazmadım. Fikrim değiştiğinde ben de bir kitap yazarım. Şimdilik
hayatımın kitabını yazıyorum.
Kıymetli okurlar, Neden Kitap
Yazmadım başlıklı yazım bu kadardı; eminim beğenmişsinizdir. Beğenmediyseniz
sebeplerini lütfen yorumlara yazınız.
Görseller:pixabay.com.tr
Karar sizin tabi. Herkes tecrübelerini paylaşmak istemez. Kitap yazanların da çeşitli düşünceleri vardır elbette.
YanıtlaSilKitap konusu türüne göre değişir. Kurgu olanlarda bu tür bir sıkıntı olacağını düşünmüyorum. Yani yazar daha çok hayal gücünü kullanıyor.
Çok kibar ve anlayışlı bir yorum olmuş... Çok teşekkürler:)
Silüzüldüm böyle düşünmene bir kişi bile faydalansa kardır bana göre..
YanıtlaSilGerçekten de öyle... aslında ben de bu konuda tam olarak sizin gibi düşünmekteyim. Çok teşekkürler.:)
SilBir şaman öğretisi şöyle der :
YanıtlaSil"Doğada hiçbir şey kendisi için yaşamaz...
Nehirler kendi suyunu içemez...
Ağaçlar kendi meyvelerini yiyemez...
Güneş kendisi için ısıtmaz...
Ay kendisi için parlamaz...
Çiçekler kendileri için kokmaz...
Toprak kendisi için doğurmaz...
Rüzgar kendisi için esmez...
Bulutlar kendi yağmurlarından ıslanmaz.
Doğanın anayasasında ilk madde şudur...
Her şey birbiri için yaşar..
Birbiri için yaşamak, doğanın kanunudur..
Eski çağlardan süre gelen bir anlayıştı bu..
Bütünlüğü anlatırdı..
Özü iki cümleydi..
“Ben Biz olduğumuz zaman Ben olurum.”
“Ben, Ben olduğum için Sen, Sensin
Gerçekten de çok anlamlı bir yorum yapmışsınız Yıldız Hanım. Çok teşekkürler. Aslına bakarsanız bu yazım ironik bir yazıydı. Daha önceki yazımda ''Çatlak Adam'' başlığı adı altında ironik yazılar yazmaya çalışacağımı aktarmıştım. Tabii, yazılarımı devamlı takip etme imkanı bulamayan arkadaşlarım bazı şeyleri gözden kaçırabiliyorlar. Ben de siz ve diğer kitap yazan her insan gibi kitap yazarak bilgilerimi paylaşmaktan şeref duyarım. Açıkçası böyle kulağı tersten gösteren bir yazı yazma amacım birazcık olaya espri katma düşüncesi idi. Blogumda paylaştığım yazılarım da bir nevi kitap sayılır. Blogumda yirmi yılı aşkın sürede eğitim camiasında edindiğim tecrübelerimi aktarmaktayım. Tabii ki, bir de yazı yazan kişinin maksadını tam aktarıp aktaramama sıkıntısı var..:)
SilGörüşlerinizi bizimle paylaştığınız için çok teşekkürler Müfred:)
YanıtlaSilçok komik hehe ilk kez duydum böyle bir bahaneyi :)
YanıtlaSilBiraz saçma bir bahane olduğunu kabul etmek gerekir ama ironik bir yazı olduğunu tekrardan vurgulamak isterim.:)
SilSayın fatih hocam öncelikle verdiğiniz emeklerden dolayı minnatarım her zaman saygı duyuyorum size ve degerli eşinize kitap konusuna gelince ülke olarak Maleswf yazarlara değer verilmiyor ve verdikleri emegin hakkını asla alamıyorlar. Allah her daim yardımcınız olsun.
YanıtlaSilSevgili okurum; yapmış olduğunuz güzel yorum ve teveccühünüz için çok teşekkür ederim. Saygılarımla:)
Sil